adigehaber
  Natĥo Doletĥan: Yaşamı Kısa Sürdü ama Yapıtları Ömürlü Oldu
 

Natĥo Doletĥan: Yaşamı Kısa Sürdü ama  Yapıtları Ömürlü Oldu

  

  

Günümüz Adıge edebiyatı önemli gelişmeler göstermiş bulunuyor, ancak tüm türler aynı düzeyde gelişme göstermişlerdir diyemeyiz. Örneğin dram/ oyun  yazarlığı, hissedilir biçimde diğer türlerin  gerilerine düşmüş durumda. Günümüzde durum böyle, peki edebiyatımızın başlangıç döneminde durum  nasıldı?!

 

1920’lerde Adıge edebiyatının yeni dönemi başlıyor: anadiliyle yazılmış bir Adıge edebiyatı doğuyor. Tarlada sapan vurulan ilk  çiziyi yarmak en zor olanıdır. Ne denli zor da olsa, ilk çizi çekilmiş oldu.

 

Buna benzer biçimde yolunu ilk çizen, kesintisiz yolunda yürüyen kişilerden biri de ilk Adıge kadın yazarı ve yönetmeni  Natĥo Doletĥan idi. Yaşasaydı bugün 100 yaşında olacaktı.

 

Natĥo Doletĥan 15 Mart 1913’te Hatramtuk/ Hatramtıḱu (Suvorovo- Çerkesskiy) köyünde doğdu. Rus- Kafkas Savaşı sonucu, savaştan sağ kurtulmuş olan Çerkesler yerleşim yerlerinden/ ülkelerinden  kovuldular ve  başlarını kurtarmanın derdine düştüler. Devrim sonucu gelen Sovyet yönetimi döneminde,   Kuban Irmağının sol kıyısında tutunmayı başarmış olan küçük  Adıge köylerini içine alan bir Adıge Özerk Oblastı (vilâyet)  yönetimi kuruldu (- 27 Temmuz 1922-). Hatramtıḱu köyü ise  oblast dışında, Kray sınırları içinde -Anapa kenti yakınında- kalmıştı (1). Adıge oblastının isteği ve  Hatramtıḱu köylülerinin de talepleri  üzerine, Adıge oblastının yardımlarıyla Hatramtıḱu köyü, Netıĥuaye (2) adı altında Adıge oblastındaki Adıge köyleri arasına katıldı. Nitekim, Doletĥan 12 yaşında iken annesiyle birlikte 1925’te Adıgey'in yeni kurulan  Netıĥuaye köyüne taşındı. Ardından Krasnodar kentindeki yatılı okula kaydoldu. Okulu bitirince öğretmen okuluna geçti. Henüz 16 yaşında ve  öğretmen okulu öğrencisi bir  küçük kız iken “Šıfıḉexer/ ЦIыфыкIэхэр(Yeni İnsanlar) adlı ilk piyesini yazdı. Edebiyat dairesi piyesi görüştü ve değerli buldu. Piyes, 1929’da Krasnodar’daki Adıge Kültür Evi’nde sahnelendi. Ancak, Doletĥan, bununla yetinmedi, piyes yazımı konusunda büyük bir çalışma yürüttü.

 

Piyesin konusu adından da anlaşılıyor: köyde oluşan dönüşüm, yeni yaşam biçimi, hiçbir yaşam umudu kalmamış Adıge insanının yeniden dirilişi ve yaşama sarılması, yeni yönetimin, kitleleri yeni yaşma uygun olarak yetiştirme amaçlı çabaları. Romanın konusu bu. Ancak bu  gelen yeniyi herkes aynı  biçimde algılamıyor, devrimi anlayamıyor: devrime yandaş olan, olmayan, karşı çıkan  var. Farklı bakış, farklı görüşler piyesin karşılaşan, çatışan yanları: Kadının okuması, özellikle köyden ayrılıp şehre okumaya gitmesi, eski geleneklere bağlı kişiler  tarafından hiç hoş karşılanmıyor, kabul edilmiyor, reddediliyor. Piyesteki Dariĥan tipi o görüntüye örnek oluyor. Ancak, artık  bilinçlenmiş olan  kişiler eskimiş değerleri, engelleri  aşmasını biliyorlar, köhne değerleri alt etmeyi, eskimiş değerlere bağlı kişileri  yenmeyi başarıyorlar. Bu tür bir yeni kişi örneği de Nefset’tir. Nefset’e seçtiği yeni yolda babası İshak yardımcı oluyor. Bu yeni insanlar yaş, toplumsal yaşam ve statüleri farklı olan  kişiler, herkes gücü oranında ışıklı yolda yürüyor, o yolda çalışmak için işbirliği yapıyor.

 

Piyesin ana özelliği, yaşamda gerçekleşen şeyleri sergilemekten çok, ne olduklarını kavratmak  biçiminde. Piyesin sunduğu çok sayıda sorun ve ilginç şeyler de var, döneminde en çok kaygı duyulan, ama sadece adının söylenilmesiyle  yetinilebilen sorunlardır bunlar. Dil yönünden eksikliği olan bir piyes sayılır  “Šıfıḉexer/ ЦIыфыкIэхэр ” (Yeni İnsanlar). Yerinde kullanılmamış sözcükleri de var. Buna karşın, piyes, sağlam bir düşünce temeline dayanıyor.

 

Bilgi birikimi  ve  davranışlarıyla Doletĥan öğretmen adaylarına örnek olan ve onları yeni yaşama hazırlayan biri. Sadece bunlarla yetinmiyor, dram sanatının inceliklerini  öğretmen okulundaki öğrencilere   öğretmeye çalışıyor, edebiyata katkıda bulunuyor, durmadan çalışıyor, art arda tek perdelik piyesler yazıyor. Bu piyesler öğretmen okulundaki amatör tiyatro topluluğu tarafından köy kulüplerinde ve okullarda sahneleniyorlar. Doletĥan’ın en büyük destekçisi, ünlü oyun yazarı ve Adıge Tiyatro Okulu Müdürü Śey İbrahim idi. Doletĥan’ın oyun yazarlığında ustalaşmasında teori ve pratiği birlikte ele almış olmasının büyük bir payı vardı. Bu sayede, birini öteki ile test ediyor, ölçüyor ve çalışmalarını ilerletiyordu. Bütün bunlar Doletĥan’ın 1936 yılında “Şıaḉem yıguş`uağoxer/ ЩыIакIэм игу­шIуагъохэр”  (Yaşamın Mutlu Yanları) adıyla Krasnodar’da yayınlanan kitabının temeli oldu.

 

“Šıfıḉexer” piyesinin ve “Şıaḉem yıguş`uağoxer” kitabının sanatsal ve düşünsel yanlarını giderek geliştiriyor. Kitlelerin yarınları daha  güzelleştirme, zenginleştirme özlemiyle elinden gelenin iki üç katı çalışmada bulunan kişiler vardı. Bu tür çalışkan kişi örnekleri, piyesteki Sare ve Mérem tipleri oluyor. Piyeste, insanın mal mülk sahibi olma dışında, daha başka  değerlerinin olabileceği ve böyle bir yaşamın  hayal olmadığı gösterilebiliyor. Döneminin gelişim ruhunu yakalayan, yaşamın ana amacını sanatsal biçimde ortaya koyabilen biri oluyur, buna koşut olarak Doletĥan’ın ülke sevgisi, bilinci  de gittikçe gelişiyordu.  “…Oyun yazarlığı Adıge edebiyatındaki türlerin en gerisisinde, - diye yazmıştı Yevtıh Asker, “Šıfıḉexer” adlı piyes üzerine yaptığı bir değerlendirmesinde. – Bugün için, dram sanatına uygun düşecek biçimde Adıgece olarak yazılmış tek bir piyesimiz bile yok. Şu durumda Adıge Sovyet edebiyatının ana sorunu oyun yazarlığı sorunudur…Bu bağlamda Natĥo Doletĥan’ın “Šıfıḉexer” piyesi bizim için değerli. Natĥo, yeni bir yazar, kendi de piyesinde ortaya koyduğu genç kişilerden biri, onlara son derece benziyor. Natĥo’nun  “Šıfıḉexer” piyesi,  piyeslerimiz içinden kendini belli ediyor, o bir yeni piyes”.

 

Doletĥan’ın sanatsal başarıları ilk Adıge gazetecilerden Ĺebışe Hazize’nin “Tipisatélxeme kaxeĥo” (Yazarlarımız  Çoğalıyorlar) adlı yazısında dile getiriliyor. “Yazarlarımız arasında Natĥo Doletĥan dışında bir kadın  yazarımız yok, - diyor Ĺebışe Hazize yazısında. -  Doletĥan, genç kadınlarımız için bir örnek. Piyesler yazdı. Piyesleri öğretmen okulunda, kültür evinde ve köylerde sahneleniyor. “Šıfıḉexer” piyesi, “Tixaĥo” (Gelişimimiz) adlı derleme kitabında yer alıyor. Bu yıl da yeni bir piyes daha yayınlamak için çalışıyor”.

 

Edebiyat konulu değerlendirme yazılarının tümünde Doletĥan’ın piyeslerine değer veriliyor, yazarın başarıları dile getiriliyor. Ama Doletĥan bunlarla yetinmiyordu. 1936’da A.V. Lunaçerski Tiyatro Enstitüsü’nün Adıge Stüdyosu’nda açılan yönetmenlik fakültesine kaydoluyor ve okumaya başlıyor. Aynı yıl Adıge yazarlarının ilk toplantısı yapıldı ve Natĥo Doletĥan, Adıge oyun yazarlığının öncü bir örneği ve yazılarını durmadan geliştiren biri olarak tanıtıldı. Konuşmasında ünlü yazar K'eraş/ Ç'eraşe Témbot şunları söylemişti: “Gençlerimiz arasında dramaturji/ oyun yazarlığı türünde umut yaratan tek kişi Natĥo Doletĥan’dır. Onun da diğer yazarlarımız gibi eksiklikleri var. Ama  kültür bagajı ve  üst edebiyat eğitimi, onun bu güçlükleri fazla zorlanmadan aşmasını sağlayacaktır. Kendi kendisiyle rekabet ederek çalışması, dostça eleştirileri dikkate alması ve bunlardan ders çıkarması gerekir; Natĥo’nun yaratcılığı hızla gelişecektir. Doletĥan, daha sonra eğitimini geliştirmek üzere Moskova’da öğrenim görüyor”. Okulu bitirdiği gün, Doletĥan hastalandı, 1938 yılında ücretsiz izin alarak evine döndü. Bir parça iyileşir iyileşmez, öğretmen açığı yaşandığından, Moskova’ya dönene dek, öğretmen enstitüsünde ders vermesi kendisinden istendi. Öğretmenlik tecrübesi, sanattan anlaması sayesinde, Adıge edebiyatı dersini okutuyor, gelecekteki Adıge edebiyatının genç adaylarını eğitecek bir yuva kuruyor. Edebiyatımızın önemli kişileri olan Andırĥoye Ĥusén, Jene Kırımıze, Hedeğel`e Asḱer ve daha başkaları  bu yuvada yetişti, onların yeteneklerinin gelişmesinde  Doletĥan’ın önemli katkıları oldu.

 

İkinci Dünya Savaşı başladı, savaş beraberinde birçok yıkımı getirdi. Doletĥan’ın eşi Oçeret Vasiliy cepheye gitti. Doletĥan, Yura adlı bebeğiyle evinde yalnız kaldı. Bu nedenle Doletĥan Moskova’daki eğitimini tamamlayamadı… Adıge oblastı (xeḱu) toprakları Nazi istilâsından kurtarıldıktan sonra,  Doletĥan ilkin müzik okulu müdürü, ardından Adıge oblastı dram tiyatrosu oyuncusu ve yönetmeni olarak öğrencilerine yardımcı oldu. Adıge Dans Topluluğu oluşturulduğunda, topluluk içinde görev alan dramatik/ tiyatro bölümünün başına geçti. O arada  Doletĥan sanatsal yaratıcılığını iyice geliştiriyor. Birbirini izleyen tek perdelik piyesler yazıyor: “Çeş Gumeḉığu/ Gece Sıkıntıları”, “Fıj/ Beyaz”, “Asiyet yıgukaw/ Asiyet’in Üzüntüsü” ile kısa öykü  “Kurambıy”, vb  yazdı. “Akkoyun ile karakoyun geçitte belli olur” misali, ülke zor duruma düştüğünde, herkesin rengi  belli oldu.

 

Doletĥan yönetimindeki Adıge dramatik/ tiyatro topluluğu sadece Adıge özerk ülkesinde değil, komşu oblastlar ve cumhuriyetlerde de  oyunlar sahneliyordu.  Yöre gazetesi  “Adıgeyskaya pravda”  konuya ilişkin olarak şunları yazıyordu: “…A.S. Puşkin adlı bölge tiyatrosunun Adıge bölümü   Natĥo Doletĥan’ın yönetiminde Adıgey’in ilçelerinde 15 konser verdi, konserlerin ikisi çocuklar içindi. Programda oyunlar, ulusal şarkılar ve danslar sunuldu…Sırada Teĥutemıkuaye ve Tewçoj’ ilçelerinde verilecek konserler var, hazırlıkları yapılıyor”.

 

Zorlu, yokluk içinde bir dönem yaşanıyordu, Rusya ve  Adıgey savaştan yeni çıkmıştı…çok şeyin yokluğu çekiliyordu. Sanatçılara 7 – 8 ay maaş ödenemediği durumlar oluyordu. Üstü açık arabalarla, karda kışta, yağmur çamur demeden 70- 80 km yol alınıyor, buz gibi soğuk salon ve sahnelerde temsiller verilebiliyordu. Yolculuk, soğuk ve açlık Doletĥan’ı yıprattı, sağlığını iyice bozdu. Vargücüyle çalışıyordu, sonunda güçten düştü ve  işini değiştirmek zorunda kaldı. Öğretmenliğe dönüş yaptı.  1948 yılında Koşhable köyü ortaokulunda  Adıge dili ve edebiyatı derslerini okutmaya başladı. Alışkın olduğu üzere, sadece ders vermekle yetinmiyor, edebiyat ve oyun toplulukları oluşturuyor, gençleri eğitiyor, kendi ve başka yazarların oyunlarını sahnelettiriyordu…20. yüzyılda, 1930’lu yıllarda Adıge edebiyatına önemli katkılarda bulunan yazarlar arasında katkıları büyük ve adı kalmış olan bir kişidir Natĥo Doletĥan.

 

O dönemde Adıge edebiyatı dersi 7. sınıfın bitimine değin Adıge okullarında okutuluyordu. “Adıǵe literaturemḉe xréctomatiye ya 6 – 7-re klassım pay”   (Adıge edebiyatı, 6- 7. sınıflar için okuma kitabı) adıyla 1938 yılında yayınlanan kitapta dokuz kişinin sanatçı kişiliği tanıtılıyor: Ç'ereşe Témbot, Hatko Ahmed, Tewçoj’ Śığu, Perenıko Murat, Śey İbrahim, Qube Şeban, Natĥo Doletĥan, Merkiśḱe Reşıd ve Naḉ Ŝalih’tir. Dönem edebiyatının temelini atan ve geliştirenler  arasında Doletĥan’ın adının verilmiş olması, ulusal edebiyat tarihinde ona verilmiş olan yeri ve değeri belli ediyor.

 

Başarıları ile yetinecek biri değildi Doletĥan. Öncü yazarlarımızın sözlerini haklı çıkaracak biçimde yaratıcı çalışmalarını sürdürüyordu. Ancak umarsız bir kötü hastalığa yakalanmıştı, maalesef  Doletĥan, arzularının birçoğunu  gerçekleştiremeden, erken bir yaşta, 41 yaşında aramızdan ayrıldı.  Yine de yaptıkları az değildir, yazdığı tiyatro yapıtları yaşamdan sağlam kesitler sunuyorlar, bu nedenle de uzun ömürlü olmuş bulunuyorlar.

 

 Ŝhalaĥo Abu

 

 

Adıǵe mak, 18 Mart 2013

Çeviri: Hapi Cevdet Yıldız

 

(1)- Hatramtuk/ Hatramtıḱu için bk. Vınereko Mir, “Natuhayların İzinde”, Cherkessia.net, Tarih. - hcy

(2)- Natuhay/ Netıĥuaye, Karadeniz kıyısında, Anapa yakınındaki Hatramtuk/ Hatramtıḱu köyü 1924 yılında yerinden kaldırılarak Adıgey’in şimdiki Tahtamukay/ Teĥutemıkuaye ilçesine nakledildi. - hcy

Not: Tire içindeki yazılar çevirmene aittir. - hcy

 
  Bugün 71 ziyaretçi (85 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol