adigehaber
  Çerkes Aşkı (Adıge Şuleğu)
 

Ç E R K E S    A Ş K I

“A d ı g e     Ş u l e ğ u”

 

 

  • Halit Kakınç, Struma’dan sonra resmî tarihi bir kez daha sorguluyor…
  • 150 yıldır sönmeyen bir sevgi ve Çerkesya’nın hazin hikâyesi, 21. Yüzyıl’da yeniden dillendiriliyor…
  • Romanda; Aşk… Bir toplumun yaşadığı soykırım… Spritüalizm, parapsikoloji ve ufoloji gibi metafizik araştırma alanları, hipotetik bir sentezle inceleniyor…

 

Çerkes Aşkı, 150 yıllık bir aşkın günümüzde dirilişinin öyküsü.

1860’lı yıllarda Çerkesya’da Elbruz ve Blena arasında başlayıp, günümüz İstanbulu’nda  Elbruz ve  Ceylan (Adıge dilinde Blena) arasında sürüp giden bir aşk olabilir mi?

Bir aşk 150 yıl yaşayabilir mi?

Gazeteci, akademisyen, yazar Halit Kakınç'ın ikinci romanında Çerkes Aşkı, 150 yıl, belki de sonsuza dek yaşamaya devam ediyor.

Halit Kakınç’ın 50  baskı yapan ilk romanı Struma, belgesel tatta ele aldığı gerçek olaylar… Hazin bir sonla noktalanan aşk öyküsü ve yol açtığı tartışmalarla büyük ses getirmişti.

Çerkes Aşkı da yalnızca sonsuzluğa uzanan müthiş bir aşkı değil, Çarlık Rusyası’nın acımasız savaş ve katliamlarına hedef olarak ana yurtlarından sürülen Kafkas halklarının yaşadığı büyük acının öyküsünü gündeme taşıyor. Roman bu yanıyla da okuyucuları yine belgesel tatlarla buluşturuyor…

     Kafkasya’daki savaşları, katliamları; İngiliz, Rus ve Osmanlı imparatorluklarının ayak oyunlarını… 1.5 milyon insanın Osmanlı topraklarına göç sırasında yollarda can verişini…  19. Yüzyıl’ın Kızılderililer’den sonra gerçekleşmiş ikinci büyük soykırımı olarak tarihe geçen dramı anlatıyor.

Kafkas halklarının Osmanlı topraklarına göç ettikten sonra yaşadıkları, Anadolu’nun işgali ve Kurtuluş Savaşı süreci… Çerkes Ethem ve Kuşçubaşı Eşref olayları da romanın ele aldığı konular arasında... Çerkes Aşkı bu yanıyla resmî tarihi yeniden sorgulayacak pek çok yeni tartışmanın kapısını açıyor.

Bir aşk, 150 yıl yaşabilir mi?” diye sormuştuk.

Elbruz ve Blena arasında sürüp giden 150 yıllık bir aşk, metafiziğe başvurmadan nasıl anlatılabilir?

Bu çok katmanlı ve boyutlu roman, Halit Kakınç'ın usta elleri aracılığıyla metafizik alanda da pek çok perdeyi aralıyor ve yeni tartışmalar başlatmaya aday gözüküyor.

Ve okuyucu tam, “150 yıllık bu müthiş aşk sürüp gitmeli” derken, sürpriz final karın boşluğuna vurulmuş sert bir yumruk etkisi yaratıyor...

 
  Bugün 6 ziyaretçi (27 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol