Avrupa Parlamentosu Çerkes Günü üzerine Kişisel Görüşümüz:
Hapi Cevdet Yıldız
6 Nisan 2011
Cherkessia.net,bir süre önce yapılan 5.Geleneksel “Avrupa Parlamentosu Çerkes Günü” üzerine kendi görüşünü açıklamış bulunuyor.Biz de,sitede vurgulanan bazı ana başlıkların altını çizmek ve kendi değerlendirmelerimizi kısaca sunmak istiyoruz:
-‘Çerkes günü’,Adıge,Abhaz,Oset ve Çeçen bayrakları ve Abhazya Dışişleri Bakanı’nın da katılımı ile ‘ortak’ bir ‘Kafkas günü’ platformuna dönüştürülmüştür.
Doğrudur,ben de öyle algıladım.Bu bir hastalık. Anayurt ya da Çerkes makamları ise,bu tür bir görüntüyü beğenmiyor ve onaylamıyor,daha etkili olma ve sürece Çerkesler adına müdahale etme niyetinde.
Adıge/Çerkesleri resmen temsil etme yetkisi olan tek resmi ve siyasal merci anayurttaki devlet başkanlığıdır.
Yerinde bir saptama;diaspora,geçmişte bazı dönüşçülerin iddia ettiği gibi bir ‘ulus’ da değildir.
-Abhazya sorunu ile Çerkes sorunu da birbirinden ayrıdır.
Bu konuda çok yazdığım için üzerinde durmuyorum.Ancak bunun Çerkes sorununu bir sulandırma biçimi olduğunu söyleyebilirim.
-Yapılan konuşmalarda, ‘Türkiyelilik’ kimliği öne çıkmıştır,deniyor.Sonuç olarak,Çerkes sorunu ‘Türkiye’nin demokratikleşmesi’ sorunu çerçevesi içinde ‘sulandırılmış’ (deyim bize ait) ya da kamuoyuna öyle yansımıştır.
Bir Adıge atasözünde “Sahibi başında olmayanın atını köpekler yer” deniyor.
Çerkes sorununu gündeme taşımak ve savunmak için bilgi ve yetenek gerekir.Dernek kurmak ya da bir iki kitap ve birkaç yazı okumakla bu iş yürümez.
Bunu bilmeliyiz.
Ancak,Türkiye’nin demokratikleşmesi önemlidir,herkesi,bu arada Çerkes önderliğini de ilgilendirir.
Çerkes sorununu tanıtma ve savunma işi, öncelikli olarak yurtsever Çerkeslere düşer.
Cem Özdemir ve Dr.Osman Can gibi tanınmış kişilerle sağlanan yakınlaşma demokrasi ve gelişim açısından önemli ve sevindiricidir.Türkiye’nin demokratikleşmesi sürecinde Çerkeslerin ve tüm demokratların katkıları gerekir,dahası gerekirden de öte olan bir zorunluluktur.
-Toplantıda Adıge Cumhuriyeti Devlet Başkanı Thakuşın Aslan’ın Mesajı okunmakla yetinildi.
Mesajın dikkate alınmaması,bana göre,Çerkes katılımcıların sorumluluğu olmalı.
Anayurttaki Çerkes önderliği (site buna sadece- ‘anayurt’ diyor,ama bize göre bu bir-önderlik),öteden beri yurtseverlerin savunduğu gerçekçi görüşü,artık benimsemiş görünüyor.Bu konuda da çok yazmıştık.Bazı oportünist çevreler Çerkes sorununu,özellikle ‘Çerkes soykırımı ve deportasyonunu/bir üçüncü devlete sürülme olayını’,bağımsız bir öğe olarak,yani sadece kendi (Çerkes) ölçeğinde değil de,Kuzey Kafkasya ölçeğinde ele alarak ‘sıradanlaştırmaya/önemsizleştirmeye’ çalışıyor,sorunu boğuntuya getiriyorlardı.Bu konuda da çok yazı yazdık.İsteyen,örneğin Jıneps gazetesi Ek-1’den okuyabilir.
Çerkes önderliği Çerkes sorununu,ilgisiz sorunlar arasına alan,sorunu sulandırmaya kalkışacak görüşlere bundan böyle itibar etmeyecek.
Güzel bir gelişmedir bu da.
En azından platformumuzun başkaları tarafından işgal edilmesi durumlarına karşı çıkılacak.
-Avrupa’da yaşayan Çerkesler kimlik konusunda netleşmeli,Çerkes toplumunu uluslararası platformda en iyi bir biçimde tanıtmalı,bunun yolunu bulmalı,sorun grupsal (-hizipçi-) değil,en geniş bir katılımla ele alınmalıdır,deniyor.
Bu dileğe de katılıyorum.
Kafkasya’daki önderliği dikkate almayacak olan görüşleri,biz de yararlı bulmuyoruz.
Şu gerçek ortaya çıkmıştır:Adıge Cumhuriyeti Başkanı’nın barışçı,akılcı,bilge ve toparlayıcı önderliği,Kafkasya’da genel bir kabul görmüş ve güç kazanmış durumda.Başkan,Ruslar tarafından da saygı gören bir kişilik.RF üst yöneticileri arasında, bu kabul çerçevesinde görüşünü savunabilir biridir, düşüncesindeyim.
Tarihsel bir fırsat olarak,Adıgeler 1922’de özerlik elde ettiler,ikinci bir fırsat olarak da 1991’de bir cumhuriyete kavuştular.Bunun değeri bilinmeli.
RF’de bazı özerk okruglar ile oblastlar (iller),daha üst bir idari birim/büyük il olan kray çatısı altında birleştirildi.Cumhuriyet üstü birim ise Rusya Federasyonu’dur,o halde bir cumhuriyet,başka hangi birimle ve hangi üst çatı altında birleştirilebilir ki?Cumhuriyet Federasyonda yer almış olan en üst (egemen) birimdir.
Bu tür vehimler/kuruntular,Adıge Cumhuriyeti’nin bir alt birim,bir il olan Krasnodar Kray ile birleştirileceği gibi söylemler artık bırakılmalıdır.Bazı Rus şoven çevreleri,gayrı resmi olarak,belki de yoklama amacıyla, bu tür görüşleri 2000’li yıllarda gündeme getirmişlerdi.
Kafkasya bizim anayurdumuz ve son sığınma yerimizdir.
Kafkasya ile bağlantıyı koparmak,kendi yaşam damarlarımızı kesmek anlamına gelir.
-Sonuç olarak, ‘Çerkes günü’ sadece Çerkes sorununun tartışıldığı bir platform olmalı,konuk ya da Çerkes sorunu konusundaki konuşmacılar dışında,platform kimse,hiçbir temsilci kabul edilmemeli,platform Abhaz,Karaçay,Oset,Çeçen ve Lezgi sorunlarının tartışıldığı bir ‘Harman yerine’ dönüştürülmemelidir.Bunun Abhaz ve diğerlerine de yararı olmaz.
Sanırım başta gelen kusurumuz, düşünsel ve politik geriliğimiz,okuma tembelliğimiz olmalı.
Not:Bu yazı, Cherkessia.net’in 13 Aralık 2010 tarihli “AVRUPA PARLEMENTOSU’NDA ÇERKES GÜNÜ” İLE İLGİLİ KAMUOYUNA AÇIKLAMAMIZ!” başlıklı yazısına yaptığımız yorumdur.Şimdi yorumu biraz genişletmiş bulunuyoruz.-hcy
Bugün 19 ziyaretçi (20 klik) kişi burdaydı!
HABER GÖNDER
Kaynağı belli doğru olduğuna kesin emin olduğunuz Haberlerinizi iletebilirsiniz.