adigehaber
  KARAÇAY-ÇERKES CUMHURİYETİ (KÇC)
 
 
KARAÇAY-ÇERKES CUMHURİYETİ (KÇC)
I



 
23 Şubat 2013 
 
KÇC,Çerkeslerin üç ayrı egemen halk biçiminde  yaşadığı üç cumhuriyetten biridir.Yüzölçümü yönünden en büyük,ama nüfus yönünden en küçük,ama beş resmi dilin geçerli sayıldığı  çokuluslu bir cumhuriyettir.Yüzölçümü 14,300 km2,nüfusu 427,187 (2010),başkenti Çerkessk'tir (116.733).
 
Coğrafi durum
  
                                 Fiziki Harita
 
Cumhuriyet topraklarının beşte dördünü (% 80) oluşturan güney bölümü dağlıktır .Yükseltiler 4,000 m'yi bulur ve yer yer bunu aşar. Güneydoğuda Elbrus  (Oşhamafe; Mingi- tav)  5,642 m’ye ulaşır.
 
    Hotyutau Yaylası- Solda Elbrus Dağı
 
Dombay, güneydeki dağlık kesimde turistik bir yöredir. Yüksek yerlerden  aşağıya doğru arazi çıplak kayalar, buzullar, kalıcı karlar, dağ/ Alpin  çayırları (yaylalar), iğne ve geniş yapraklı ormanlarla kaplıdır. Dağ sırtlarındaki başlıca geçitler Maruhski (2,748 m) ve Kluhorski'dir. Eski Sohum Askeri Yolu, yöreyi Abhazya'ya bağlar.
 
 
 
                  Dombay
 
Dağlık alan, eskiden beri yazları tatil yapılan bir turizm alanıdır. Rus hükümeti şimdi yöreyi dağ turizmi programına almış bulunuyor.
 
 
 
        Aşağı Teberda vadisi
 
***
 
 
 
Güneydeki Kafkas Dağlarından doğan çok sayıda akarsu kuzeye doğru akarak, Elbrus Dağından  doğan Kuban Irmağına dökülür. Bunların başlıcaları doğudan batıya doğru Kuban'a (boyu 870 km) dökülen Büyük Zelençuk (158 km), Küçük Zelençuk (59 km), Urup (231 km) ve Laba (214 km) kollarıdır. Buradaki dağlardan doğan Kuma ve Podkumok ırmakları ise, doğuya doğru akarlar. Bu akarsuların kuzeye doğru alçalıp genişleyen dar ve uzun vadileri cumhuriyetin başlıca tarım ve yerleşim alanlarıdır.
 
Yörede, yükseklerde çok sayıda (130 adet) buzul/ sirk gölü vardır, ırmak boylarında da set gölleriyle karşılaşılır.
 
 
 
                 Hurla Gölü
 
Bir Karaçay Efsanesi (Özet)
 
Hurla Gölü çevresindeki bir yaylada bir Karaçay çoban yaşarmış, her yaz  koyunlarınıyaylaya götürür otlatırmış. Delikanlı koyunlarına o denli tutkunmuş  ki,onları bir an olsun yalnız bırakmaz, ağılını özellikle geceleri boş bırakmazmış. Ailesi genci evlenmeye zorlayıp dururmuş. Düğün günü kesilmiş. Karaçaylarda gelenek Adıgelerden biraz farklı olur. Delikanlının, düğünü nedeniyle  birkaç günlüğüne köyüne dönmesi gerekiyor.Koyunlarını, gönülsüz  kardeşine emanet ediyor ve ona şöyle diyor:
 
“Gece koyunlarım kaynaşıp/ telaşlanıp meleşebilirler, sakın  kalkıp dışarı çıkıp koyunlara karışma. Koyunlarıma birşey olmaz”.
 
Birinci gece koyunlar meleşir ve huzursuzlaşırlar, kardeş dışarı çıkmaz. İkinci gece dayanamaz dışarı çıkar ,altın boynuzlu ve gümüş tüylükocaman  bir koçun koyunların arasında dolaştığını görür. Koç ürker ve  kaçar. Uyanık kardeş:
 
“Bak hele bak, kurnaz biriymiş, aklı sıra bizden habersiz o güzelim koça konacakmış. Yedirirler mi adama?” der ve ertesi gece koçu yakalamaya karar verir.
 
***
 
Üçüncü gece  delikanlının içine bir sıkıntı düşer, koyunlarının başına bir felâket geldiği kaygısına kapılır. Düğünü bırakıp  koyunlarının yanına doğru koşmaya başlar.
 
Uyanık kardeş ise,  tuzak kurar ve koçu yakalamaya kalkışır, ama boşuna…Koç sürüyü de peşine takıp Hurla Gölü’ne dalar. Delikanlı yetişir ancak boşuna. Topal olduğu için geride kalan son kuzunun kuyruğundan tutar, kuzu göle dalar, delikanlı da kuzuyla birlikte  göle dalar.
 
***
 
Ağabey,  o soylu koçun koç katma mevsiminde koyunlarını dölleyeceğini,ondan altın boynuzlu ve gümüş yünlü kuzular elde edeceğini biliyor ve koçu ürkütmemeye çalışıyordu.
 
Delikanlı, şimdi koyunları ile birlikte Hurla Gölü’nün dibinde yaşıyormuş.Çobanlar, ara sıra  delikanlının çaldığı kaval seslerini duyuyorlarmış. Göl yüzeyine vuran koyun yapağıları  da  sürünün varlığını kanıtlıyormuş.
 
Aç gözlü kardeş, büyük  sözünü dinlemiş olsaydı, soylu  koçtan altın boynuzlu ve gümüş yünlü kuzular elde edilecek ve Karaçay toplumu yoksulluktan kurtulmuş olacaktı.
 
****
 
Düzlüklerde Ocak ayı ortalaması -3,2 derece, Temmuz ayı ortalaması da +20,6 derecedir, uç değerler olarak, ısının -29 dereceye düştüğü ve +39 dereceye yükseldiği de kaydedilmiştir.
 
Düzlük kesimde yağış yetersizdir, tarımda sulama gerekir, Kuban üzerinde kurulu olan bir barajdan sulamada yararlanılır. Vadilerde tarım, dağlarda da hayvancılık yapılır. Akarsularında bol miktarda balık, özellikle akarsu ve göl alabalığı bulunur. Doğa koruma alanları/ ulusal parklar  oluşturularak yaban yaşamı koruma altına alınmıştır.
 
***
 
 
Etnik yapı ve  ilçeler
 
 
                     Karaçay- Çerkes Cumhuriyeti- Etnik Harita
 
 
Bölgenin yerli halkı Adıge/ Çerkeslerdir. Daha sonra soydaş Abazinler, Karaçay ve  Nogaylar,en son olarak da Ruslar (Kuban Kazakları) bu topraklara  yerleşmiş ya da yerleştirilmişlerdir. 2010 yılı nüfusu  477,859 idi; bu nüfus içinde,   % 41 ya da 194,324 Karaçay; % 11,9 ya da 56,466 Çerkes (iki köy Besleney, diğerleri Kabardey); % 7,8 ya da 36,919 Abazin; % 3'3 ya da 15,654 Nogay; % 31,6 ya da 150,025 Rus nüfus vardır. Ayrıca Oset (3,142), Ermeni (2,737), Ukraynalı (1,990), Tatar (1,696), Grek/ Rum (1,276) gibi küçük azınlıklar da vardır.
 
2013 yılı nüfusu   471,683’tür. 
 
Adıge/ Çerkes, Abazin ve Nogaylar cumhuriyetin kuzeybatısındaki ilçeler (Abazin, Adıge- Hable, Habez ve Nogay), ile başkent Çerkessk'de, çoğu Kuban Kazakları soyundan olan Ruslar ise  başkent Çerkessk ile güneybatıdaki Urupski (24,404) ve Zelençukski (51,780) ilçelerinde;  Karaçaylar ise, 1957 yılı sürgün dönüşü sonucu başkent Çerkessk ile güney doğudaki eski ilçelerine,    Malokaraçayevski (43,318) ve Karaçayevski (30,376) ilçelerine, ayrıca Ust- Cegutinski ilçesine (50,641)  yerleştirilmişlerdir. Karaçay dönüşü Sovyet devleti eliyle gerçekleştirilmiş, kendileri için bedava konut ve iş sağlanmış, üretici oluşlarına değin geçimleri devletçe üstlenilmiştir. Çerkes çoğunluk nüfuslu ilçeler olan  Adıge-Hable (16,186) ve Habez’in (30,356)  içinden birer Abazin (17,069) ve Nogay ilçesi (16,046) çıkartılarak, sona kalmış bu ilçeler  bu topluluklar lehine küçültülmüşlerdir.
 
Yine de, yöre Çerkesleri Kafkasya’da ulusal kimliğini en güçlü bir biçimde korumuş ya da en az Ruslaşmış diri Çerkes topluluğu olarak bilinirler.
 
 
         Bir Karaçay genci
 
Ancak, yine de, asimilasyondan nasiplenmiş (Ruslaşmış) olan Çerkes, Abazin ve Nogylara karşın, Karaçaylar dil, din ve geleneklerine daha bağlı ve kapalı devre bir toplum olarak ayakta kalmayı ve çoğalmayı başarmışlardır (Karşılaştırınız: 1959’da Karaçay sayısı 81 bin, 2010’da 218,403-  % 169 artış, Adıge- 1959’da 80 bin, 2010’da 124,835-  % 56 artış).
 
 
 
                Karaçay-Çerkesya'nın İdari Haritası:
1.     Abazin ilçesi (2 parça), 2- Adıge-Hable ilçesi (2 parça), 3- Nogay ilçesi.
 
***
 
 
 
Tarihçe, Soykırım ve Rus yayılması
 
 
 
 
10 -13. yüzyıllardan kalma bir tapınak, kilise, Aşağı Teberda
 
 
Bugünkü Karaçay- Çerkes toprakları, 1829 yılı öncesinde  Özgür/ Bağımsız Çerkesya sınırları içindeydi. 1828 yılında Rus birlikleri Karaçay yöresini istila ettiler ve uysal bir toplum olan Karaçayları itaat altına aldılar. 1829 yılında imzalanan Edirne Antlaşması hükümlerine göre, Çerkesya’nın bağımsızlığı uluslar arası hukuka göre sona erdi ve Çerkesya, Rus toprağı sayıldı.1828  yılında Adıge/ Çerkesler arasında halkı kırıp geçiren bir veba salgını yaşanmış, Rus birlikleri Osmanlıların Karadeniz kıyısında, 5 bin askerin bulunduğu  bir uç/ savunma kalesi olan Anapa’yı zahmetsizce ele geçirmişlerdi. Böylece Çerkeslerin Türklerden silah ve cephane sağladıkları bir politik ve stratejik merkez yitirilmiş oldu. Ruslar, Çerkesya’nın güneydoğusunda Tebarda - Kuban üçgeninde bulunan dağlık  Karaçay yöresini kontrolleri altına almışlardı.Feodal ayrıcalıklarına dokunulmayan Karaçay beyleri (biy,tavbiy) sadık Rusya yurttaşları oldular ve sonuna değin Ruslara sadık  kaldılar.
 
Osmanlı Devleti ile Rusya arasında imzalanan 1829 Edirne Antlaşması ile Çerkesya, bağımsız ülke statüsünü yitirdi, uluslar arası hukuka göre Rusya’ya ait bir bölge sayıldı. Ancak Çerkesler, Osmanlılara bağlı olmadıklarını, Osmanlılara asla vergi vermediklerini ve tam  aksine bağımsız olduklarını ilan ederek, Edirne Antlaşmasını tanımadılar; ama haklı olduklarını kimselere  kabul ettiremediler (Tarih, çok sonraları, iş işten geçtikten sonra, Adıgeleri haklı buldu, nitekim şimdiki tarih atlasları Çerkesya’yı 1864 yılına değin yaşamış bağımsız bir ülke olarak göstermektedirler).
 
 
 
Ruslar, 1828’de Kuban-Teberda ırmakları üçgeninde yaşayan Karaçay yöresini ilhak ettiler. 1830’larda da, doğudaki fiili Çerkes- Rus  sınırı olan Kuban Irmağından batıya doğru ilerleyerek,1838'de Kuban'ın bir kolu olan ve  daha  batıda bulunan Laba Irmağına ulaştılar, aradaki  verimli Çerkes topraklarını (ya da Adıgelerin Base Ovası/ ‘Base Gubğo’ dedikleri yerleri) ele geçirdiler, aynı sıralarda bu yerlerin güneyinde, dağlarda yaşayan barışçı  Abazin topluluklarını da itaat altına aldılar. İşgal ettikleri bu yöredeki Adıgelerin çoğuna, yani Adıgelerin savunma mevzileri bulunan Laba'nın batısına geçebilenler dışındaki Çerkeslere soykırım ve etnik temizlik uyguladılar. Nüfusun çok azı Laba’nın doğusunda kaldı; bunlardan  ikisi Besleney, biri de  K’emguy olan 3 köy (K’emguy- Şhaşefıj, Besleney- Beçmızaye, Kurğokoy)  şimdiki Krasnodar Kray’ın Uspensk rayonunda kaldı, iki Besleney köyü ise (Besleney ve Vak'ojıle) sürülerekBüyük Zelençuk (İncıcışho) Irmağı vadisine yerleştirildi. Ardından vadilerdeki Adıge  nüfus Kabardey’den getirilen göçmenler ve daha sonra, 1860’larda dağlardan indirilen Abazin nüfus ile takviye edildi. Yerleştirmeler sırasında, Ruslar komutanlar, farklılıkları tam bilmediklerinden, bazı köyler Abazin- Adıge karma nüfuslu oldu (2006’da iki parçalı bir Abazin ilçesi oluşturuldu ve bunu kısmi bir ayrışma izledi). Ruslar    Büyük ve Küçük Zelençuk vadilerinin çıkışlarında silâhlı Kazak stanitsaları kurdurdular. Amaç, silahlı Kazaklar aracılığıyla Çerkesleri vadi içlerine hapsetmek ve   denetim altında tutmaktı, böylece Adıgelerin Özgür Çerkesya ile bağlantıları da  kesilmiş oluyordu.
 
Çerkeslerden boşaltılan topraklar Rus/ Kazak yerleşimine açıldı.
 
1840’larda egemen Çerkes toprağı Kuban’ın kolu olan Laba Irmağı ile Karadeniz arasındaki dar bir alana gerilemek zorunda kalmıştı. Ayrıca kıyıda Anapa, Novorossiysk, Gelencik, güneyde Navaginsk (şimdi- Soçi), Svyatogo Duha (Святого Духа/ Kutsal Ruh, şimdi – Adler) ve Gagra kaleleri Rusların elindeydi (Navaginsk Kalesi 1853-1856 Kırım Savaşı sırasında Rus birlikleri tarafından tahliye edilmiş, 25 Mart 1864’e değin Çerkeslerin elinde kalmıştır).
 
1853- 1856 Kırım Savaşı’nda Müttefik ülkeler (İngiltere, Fransa, Sardinya, Osmanlı Devleti), Rus istilasına karşı direnen Çerkesya’yı bağımsız bir ülke olarak tanıma ve yanlarına alma gibi bir amaç gütmediler; tam aksine Çerkesya’yı bir Rus iç sorunu olarak ele aldılar ve Osmanlıların Kafkasya’daki  yayılma politikaları kapsamında tali bir  unsur olarak değerlendirdiler. Bu konsepte göre, Çerkesya, ‘Umumi Valisi’ Şeyh Şamil olacak olan Kafkasya Genel Valiliği içinde   bir ‘Osmanlı Vilayeti’ olacaktı; nitekim İstanbul’da bulunan ve  eski bir Rus subayı olan  Zaneko Seferbey, Sefer Paşa adıyla ‘Çerkezistan Valisi’ olarak atandı. Çerkesler ve en büyük topluluk olan Şapsığlar bağımsızlık dışı bir statüyü ve  Zaneko Seferbey’i tanımadılar.
Müttefikler, Çerkesleri karşılıksız kullanmak istiyorlardı; bu aşağılama Çerkesleri küstürdü. Müttefikler önemli bir Çerkes desteği fırsatını kaçırdılar.
 
Sonuçta Çerkesler üçe bölünmüş oldular: 1. Şapsığlar, 2. Zaneko Seferbey yanlıları (bir bölüm Natuhaylar), 3. Muhammed Emin yanlıları (Abzahlar/ Abadzehler).
 
Bu bölünme ve Müttefiklerin oportünist/ sakat tutumu Rusları cesaretlendirdi. Ayrıca Osmanlılar kara savaşlarında üst üste Ruslara yenildiler, kendi sınırları dışına taşan Ruslar Kars Kalesi’ni ele geçirdiler.
 
 
Daha sonraları, 1856 sonrasında ve 1860’larda şimdiki Karaçay-Çerkes yöresinde ve Laba Irmağı doğusunda yaşayan  Adıge, Abazin ve Nogaylara dışarıya (Türkiye’ye) göç izni tanındı. Askeri müfrezeler, dağlardaki yerlerinden çıkarılan ve kendilerine tahsis edilen yeni yerlerini beğenmeyenleri, asker denetiminde kafileler halinde Karadeniz kıyılarına götürdüler ve oralardan    Türkiye’ye gönderdiler. Kaynaklar 30 bin Abazin ve 30 bin üzeri Kubanlı Nogay’ın Türkiye’ye göç ettirildiğini yazıyorlar.
 
***
 
 
Devrim ve Özerk Yönetime Geçiş
 
Yöre (şimdiki KÇC toprakları),1860’larda Rusya’nın Kuban oblastı’na bağlandı ve sivil örgütlenme kuruldu. Şubat 1917 devrimi ile Çarlık devrildi ve Geçici bir demokratik Rusya yönetimi kuruldu. Amaç, yerel yönetimlere özerklik sağlayan bir sivil yöneti kurmaktı. Bunun üzerine, yöre, özerk  yerel ‘Kuban Oblastı/ Vilayeti  Hükümeti’ yönetimine bağlandı. Daha doğuda da, özerk yerel Terek - Dağıstan oblastı Hükümeti (kısaca-Dağlı Hükümeti) kuruldu. Ekim 1917 Sovyet/ Bolşevik devrimi üzerine, Dağlı, Kuban ve daha kuzeydeki Don Oblastı hükümetleri, karşı-devrimci  “Güneydoğu Birliğini”  kurdular ve Bolşeviklerle çarpışmak üzere silahlı birlikler oluşturdular. Ancak devrimcilere yenildiler, Mart 1918’de Bolşevikler yönetimi ele geçirdiler. Bunu, Mayıs 1919’da karşı- devrimci Denikin ordusunun Kuzey Kafkasya’daki üstünlüğü izledi. Sonunda karşı  saldırıya geçen Kızılordu (Bolşevik)  birlikleri, Mart 1920’de kesin olarak yeniden  denetimi sağladılar. Sovyet iktidarı, Ekim 1920’de, Kuzey Kafkasya halklarını da kapsamak üzere tüm Rusya halklarına (milliyetlere) bağımsızlık ve özerklik verilmesi kararını aldı. Bu karar ile, dünya tarihinde ezilen uluslara, ilkesel temelde, ayırım gütmeden tüm halklara    kendi geleceğini belirleme hakkını tanıdı ve Rusya bağlamında  sömürgeciliği tasfiye etti.
 
Sovyet egemenliği üzerine Terek ve Dağıstan oblastları topraklarını kapsayan ‘Kuzey Kafkasya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ kuruldu.Ardından alınan karar gereği, söz konusu cumhuriyetin bir kısmı, etnik yöreleri üzerinde, Rusya’ya bağlı, çokuluslu ve toprağa dayalı olarak  Dağlı ve Dağıstan özerk sovyet sosyalist cumhuriyetleri kuruldu (21 Ocak 1921). Dağlı Özerk Cumhuriyeti’ne, Çeçen, İnguş, Oset, Kabardey ve Balkar okrugları (ilçe) yanında, Kuban oblastından çıkarılan Karaçay okrugu  da eklendi (bk. Aşağıdaki  “Dağlı Özerk Cumhuriyeti”  haritası).
 
***
 
 

 
 
 
1921 yılı, Dağlı Özerk Cumhuriyeti, okrugları ve şimdiki 5  yerel cumhuriyet
 
 
 
Şimdiki Çerkes, Adıge ve Şapsığlar ise, daha batıdaki (eski Özgür  Çerkesya topraklarını da kapsayan) Kuban- Karadeniz oblastı sınırları içinde kalmışlardı. İlk ayrılma kararı Kabardeyler tarafından alındı, 1 Eylül 1921’de, Kabardey okugu Dağlı Cumhuriyeti’nden    ayrıldı ve Kabardey Özerk Oblastı olldu. Ertesi yıl Balkar ve Karaçay okrugları da Dağlı Cumhuriyeti’nden ayrıldılar.   12 Ocak 1922’de, merkezi Batalpaşinsk (şimdiki adı- Çerkessk) olan  Karaçay- Çerkes Özerk Oblastı (KÇÖO)kuruldu. 1926 yılı sayımına göre, oblastta 53 bin Karaçay, 16 bin Çerkes (Adıge), 13,7 bin Abazin, 6 bin Nogay, 40 bin Rus ve 32,5 bin Ukraynalı nüfus bulunuyordu. 
 
Oblast, 26 Nisan 1926’da, merkezi şimdiki Karaçayevsk kenti olan Karaçay Özerk Oblastı (KÖO) vemerkezişimdiki Çerkessk olan Çerkes Ulusal Okrugu  olmak üzere ikiye ayrıldı. Çerkes Ulusal Okrugu, 30 Nisan 1928’de, il statüsüne yükseltilerek  Çerkes Özerk Oblastı (ÇÖO ) adını aldı.
 
(Not- Oblast il, okrug da  ilçe karşılığı idi. Daha sonra ilçe karşılığı olarak rayon terimi kullanılmaya  başlandı, örneğin Şapsığ Ulusal Rayonu gibi).
 
***
 
 

 
 
 Karaçay ve Çerkes ÖB Haritaları:
 
                               
 
1934 yılı sınırları                     1943 yılı sınırları          1950 yılında Çerkes Özerk Oblastı
 
1939 yılında Karaçay Özerk Oblastı’nın yüzölçümü 10,2 bin km2, nüfusu 150,3 bin idi; bunun yaklaşık 70 bini ya da  % 46,8’i  Karaçay; 65 bini ya da % 43’ü Rus; 3,9 bini ya da  % 2,6’sı Abazin idi.
 
Çerkes Özerk Oblastı’nın yüzölçümü ise, 3,3 bin km2 (sınır değişiklikleri nedeniyle yüzölçümü  değişebiliyordu), nüfusu 92,9 bin idi; bu nüfusun yaklaşık 54 bini ya da  % 58,3’ü Rus; 16 bini ya da % 17,2’si  Çerkes (Adıge); 10 bini ya da % 11’i Abazin; 2,8 bini ya da % 3’ü  Nogay idi.
 
Karaçay Özerk Oblastı, 12 Ekim 1943’te, Nazi işbirlikçiliği suçlamasıyla  Sovyet üst yönetimince lağvedildi ve Karaçaylar  2 Kasım 1943’te toplu halde Kazakistan’a sürüldüler. Böylece Sovyetler insanlığa karşı kesin bir suç işlemiş oldular. Lağvedilen Karaçay oblastının güney kesimi Gürcistan’ın Kluhorski rayonuna katıldı ve buraya Gürcistan’dan getirilen Svan nüfus yerleştirildi. Oblastın kuzey kesimi ise Stavropol Kray topraklarına eklendi.
 
1956’da Karaçaylar üzerindeki sürgün cezasının kaldırıldı, Karaçayların topraklarının ve özerkliklerinin geri verilmesi kararlaştırıldı. 9 Ocak 1957’de, 1922’de olduğu gibi, Karaçay-Çerkes Özerk Oblastı yeniden kuruldu, Svanlar Gürcistan’a tahliye edildi. Karaçaylar devlet eliyle Kazakistan’dan  geri getirilmeye, sadece eski Karaçay oblastı topraklarına değil, 9 Ocak 1957’de lağvedilen Çerkes oblastı topraklarına da  yerleştirilmeye başlandı. Süreç içinde, askere alınmadıkları için genç nüfusu sağ kalan Karaçaylar çoğalmaya, Rus desteğiyle Çerkesler topraklarında yayılmaya, yayıldıkları toprakları sahiplenmeye ve tarihi Çerkesler aleyhine tahrif etmeye/ çarpıtmaya başladılar (Rus’un bu olağanüstü Karaçay ‘severliğine’ karşın, 1945’te lağvedilen Karadeniz kıyısındaki Şapsığ Ulusal Rayonu, genç Şapsığ nüfusunun neredeyse tamamının  Sovyetler adına savaşta ölmesine, ayrıca  nüfusu ile kıyaslanamayacak çoklukta kahraman çıkarmasına karşın  yeniden kurulmadı; Rus’un emperyalist ve faşist çehresi bağlamında   Şapsığ sorunu bir ayraç, bir turnusol kâğıdı . Bununla yetinilmedi, Gorbaçov dönemine değin  [1985-1991) Şapsığ adına  sansür uygulandı).
 
Sürgünde ulusal bir bilinç kazandığı anlaşılan Karaçaylar, sıkı bir dayanışma kurdular, askerlikten muaf olma sonucu genç nüfuslarını koruyabildiler ve  hızla çoğalmaya  başladılar; oblastta 1959’daki % 24,4 olan nüfus oranları,  2002’de  % 38,5’e; 2010’da da % 41’e çıktı. Yöredeki Çerkes nüfus ise, savaşta kırılmış olmasına karşın, adeta cezalandırıldı ve daha az oranda çoğaldı: 1959’daki % 8,7 oranından 2002’de % 11,3’e, 2010’da da % 11,9  oranına yükseldi.
 
Uzmanlar, daha batıdaki Adıge ve Şapsığ yörelerindeki Çerkes nüfus artış hızının büyük düşüş kaydetmesini, genç nüfusun İkinci Dünya Savaşı’nda büyük oranda  yitirilmiş (savaşta ölmüş) olmasına bağlıyorlar. Örneğin, 55 bin nüfuslu Adıge Özerk Oblast Adıgeleri 17 bin genç erkek   (nüfusun % 30’unu, askere gidenlerin hemen hepsini) yitirmişbulunuyorlar, bu oran Rus kayıpları üstünde. Şapsığların kayıpları ise daha da fazla (Bir bilgi vermesi için bk. Semih Akgün, “Thağapş Köyü; Şapsığ Bölgesindeki Müslümanların Tek Camisine Sahip”). 
.
 
3 Temmuz 1991’de KÇÖO, Karaçay- Çerkes Cumhuriyeti statüsüne yükseltildi, daha sonra Rusya Federasyonu üyesi oldu. Çerkes nüfus ağırlıklı   küçücük   Habez (565 km.kare) ve Adıge- Hable (333 km.kare)  ilçeleri (rayon) içinden      birer Abaza (2006’da kuruldu; 300 km2; 2010’da 17 bin nüfus)ve Nogay ilçesi oluşturuldu (2007’de kuruldu, 187 km2; 15,659 nüfus). Birer Abazin ve Nogay  bayrağı  da kabul edildi ve  Çerkeslerden bir kopuş süreci yaşandı.
 
Cumhuriyetin kurucu halkı sayılan Çerkeslerin toplandığı ilçelerin (Adıge-Hable ve Habez) yüzölçümü 900 km.kare dolayına düşerken, Karaçayların yoğun olduğu ilçelerin (Prikubanski, Ust Cegutinski, Karaçayevski ve Malokaraçayevski) yüzölçümü, 7,152 km.kare olmuştur.
 
***
 
 
 
 
                       

      
                                                                               Nogay Bayrağı
                                  Abazin Bayrağı
 
Adıgeleri açıkça hedef almış olan  bu tür/ 4’lü  Adıge karşıtı gelişme   üzerine, bazı Çerkes sivil örgütleri çağrılarda bulundular ve  5 Haziran 2010’da toplanan KÇC  Çerkes Halk Kongresi, Çerkes Ulusunun Kurucu Temsilcisi  olarak, KÇC’nden ayrılma ve 1957 yılı sınırlarını esas alan ayrı bir Çerkes Özerk Yönetimi kurma kararını aldı. Ancak karar, Moskova’da hasıraltı edildi.
 
RF’de Adıgelerin RF Merkezince desteklendiği söylenen  bir  ‘Dünya Çerkes Birliği’  örgütü ile, ‘Adıge- H’ase’ (Адыгэ- Хасэ) adlı  yerel örgütleri de var, bunların girişimleri de Moskova'da dikkate alınmadı.
 
Kentler ve Yerleşimler
 
Cumhuriyette 2 kentsel yöre (okrug), Çerkessk ve Karaçayevsk, ayrıca 10 belediye ve 144 yerleşim birimi bulunuyor.Bu birimlerden dördü kent statülüdür: Çerkessk (116,7 bin), Karaçayevsk (19,7 bin),Ust-Ceguta (30 bin) ve Teberda (7,3 bin).
 
Kentsel alan ve ilçeler (rayonlar)
 
1. Çerkessk kenti, 121 439 nüfus (2010); Çerkessk,1804’te Batalpaşinsk stanitsası (müstahkem Kazak yerleşimi) adıyla kuruldu, adını 1787-1792 Osmanlı-Rus Savaş’ında bu yerde Ruslar ve müttefikleri Kabardey birlikleri  tarafından bozguna uğratılan Osmanlı komutanı Battal Paşa adından (Paşa’nın tutsak alındığı yer olmasından) alıyor. Daha sonra kent statüsü verilen bu yere, politik değişime göre, sırasıyla (ve Sovyet şeflerini onurlandırma anlamında) Sulimov  (1937) (*) ve Yejovo-Çerkes (1939) adları verildi. D. Sulimov ve N.Yejov’un (**) idam edilmeleri üzerine kentin adı değişti ve şimdiki  Çerkessk (Çerkes kenti) adı olarak kaldı.
 
Bu nüfus içinde 69,785 Rus (% 54,7); 20,954 Karaçay (% 16,4); 16,836 Çerkes/ Adıge (% 13,2); 10,505 Abazin (% 8,2); 1872 Nogay (% 1,5) bulunuyor.
2. Karaçayevsk kentsel yöresi, 30,376  nüfus (2010); bu nüfusun 19,604’ü Karaçayevsk (Karaçay-Şahar) kentindedir.Güneydeki turisik Teberda kenti de (9,100) Karaçayevsk  kentsel yöresi sınırları içindedir ve oraya bağlıdır. Karaçayevsk kenti, aynı zamanda aynı adlı ilçenin de  merkezidir (***), kent 1926’da kuruldu. Kentte Karaçay- Çerkes Devlet Üniversitesi ile bazı devlet kültürel kurumları bulunur. Karaçayevsk, 1926- 1943 yılları arasında ‘Karaçay Özerk Oblastı’nın merkezi idi.
 
***
 
 
 
 
 
Karaçayevsk kenti –Kuban Irmağı ve kolu Teberda’nın birleştiği vadide kurulmuştur.
 
3.Abaza ilçesi- 1 Haziran 2006’da kurulmuş yeni bir rayondur, yüzölçümü 300 km2,nüfusu 17,069 (2009). İlçe merkezi 1861’de, Abazinlerin düze indirilmeleri sonucu  kurulan 2 bin nüfuslu İnjiç-Çukun köyüdür. Nüfusun %87,1’i Abazin, % 5’i Çerkes, % 4,1’i de Rus’tur.
4.Adıge-Hable ilçesi, yüzölçümü 329 km2, nüfusu 16,186 (2010), merkezi 3,650 nüfuslu (2002)  Adıge-Habl köyüdür. İlçenin içinde bir Nogay ilçesi oluşturulduğundan yüzölçümü küçülmüş, ilçe iki ayrı parçaya bölünmüştür. Nüfusun 6,323’ü Çerkes (% 39,4), 4827 Abazin (% 30), 1,602’si Rus’tur (% 10).
5.Zelençukski ilçesi, yüzölçümü 2,931 km2, nüfusu 51,780, rayon merkezi 1859’da kurulan 21,025 nüfuslu (2002) Zelençukskaya stanitsasıdır. Çoğunluk nüfusu Rus/ Kazak’tır (% 62,3 Rus, % 33,1 Karaçay).
6.Karaçayevski ilçesi- yüzölçümü 3,916 km2, nüfusu 30,376, rayon merkezi 19,604 nüfuslu Karaçayevsk kentidir. Teberda kenti de (9,100)  rayonun güneyinde turistik bir merkezdir. Çoğunluk nüfusu Karaçay’dır, 5,642 m.yüksekliğindeki Elbrus Dağı (Oşhamafe; Mingi-Tav) da rayonun güneydoğusundadır. Kuban, Kuma ve Podkumok dahil birçok akarsu buradan doğar. Nüfusun % 85,7’si Karaçay, % 5’i de Çerkes’tir.
7.Malokaraçayevski ilçesi- yüzölçümü 1,365 km2, nüfusu  43,318, merkezi 1922’de kurulan 16,546  nüfuslu Uçkeken beldesidir. Karaçay  nüfusludur (% 87,5 Karaçay, % 7,8 Abazin).
8.Nogay ilçesi- yüzölçümü 202 km2, nüfusu 15,659 (2010), merkezi 4,152 nüfuslu (2002) Erken-Şahar’dır.17 Ekim 2007’de Adıge-Habl rayonu toprakları orta yarısında kurulmuştur. Nogay nüfusludur (% 76,7 Nogay, % 12,4 Rus).
9.Prikubanski  ilçesi- yüzölçümü 960 km2, nüfusu 29,343, merkezi 3,039 nüfuslu Kavkazski köyüdür. Nüfusun 75,7’si Karaçay, % 17,7’si de Rus’tur.
10.Urupski rayonu- en batıda dağlık bir rayondur, yüzölçümü 2,782 km2, nüfusu  24,404, merkezi 1860’da kurulan 6,566 (2002) nüfuslu Pregradnaya stanitsası/ beldesidir. Nüfusun % 69’u Rus, % 27,7’si de Karaçay’dır.
11.Ust-Cegutinski rayonu- yüzölçümü 911 km2,nüfusu 50,641, merkezi 30,602 nüfuslu Ust-Ceguta kentidir. İlçe (rayon) nüfusunun % 69,3’ü Karaçay, % 21,9’u da Rus’tur.
12.Habezski ilçesi- yüzölçümü 565 km2, nüfusu  30,356, merkezi Kabardey’den gelen Çerkesler tarafından 1833’te kurulan 6,208 (2012)  nüfuslu Habez beldesidir. İlçe nüfusunun % 95,5’i  Çerkes’tir (çoğu Kabardey, azı Besleney). 2002’de 4,478 olan Abazin nüfus (% 14), Abazin ilçesinin kurulması ve oraya  göç sonucu 372’ye düşmüştür (% 14’ten % 1,2’ye düşüş).
 
Bilgi notu:
(*)- Daniel Sulimov (1890-1937), Sovyet şeflerinden, 27 Kasım 1937 Stalin temizliği kapsamında  idam edildi.- hcy
(**)- N.Yejov (1895-1940), Sovyet İçişleri Halk Komiseri (Bakanı) N.Yejov da 4 Şubat 1940’da kurşuna dizildi, kentin adı da Çerkessk (Şerceskale/ Çerkes kenti) olarak kaldı.
(***)- Kent statüsü, Rusya’da bazı yerleşimlere verilen ayrıcalıklı bir statüdür, örneğin ilçe (rayon), yönetsel  bir birim ve  seçim çevresi olarak kabul edilmektedir. Karaçay ağırlıklı 3 yerleşime  kent statüsü (Karaçayevsk, Ust- Ceguta ve Teberda) verilmiş olması, Prikubanski, Ust- Cegutinski, Karaçayevski ve Malokaraçayevski ilçeleri ile toplam 7 seçim çevresi, başkent Çerkessk kenti Karaçay kesimi de buna katıldığında, yerel parlamentoda Karaçaylara sağlam bir  temsil  çoğunluğu sağlanmış oluyor. Geride 2 Rus, 2 Çerkes, birer de Abaza ve Nogay ilçesi, toplarsak 6 seçim çevresi ve Çerkessk kenti kalıyor. Bu da dengeyi sağlayamaya yetmiyor.
 
 
  Bugün 6 ziyaretçi (25 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol