adigehaber
  nef-3
 
Nef-3:
Adıgece’yi Coşturuyoruz




22 Ağustos 2011
 İki haftalık Türkiye gezimiz boyunca Adıge (Çerkes) ulusunun kendisine gelmesi,bir araya toplanması ve yeniden bir ulus olması konulu düşüncelerimizi soydaşlarımızla sık sık paylaştık.-1860’lardan beri-Rusya,Türkiye,Ürdün ve İsrail gibi  ülkelere dağılmış durumdayız,-150 yıllık geçmişe ve dağılmışlığa- karşın ulusal anılarımız hâlâ taze,çok güçlü,baba ocağı/ulusal ateş  (джэны­къо машIо) hâlâ sönmemiş,buna tanık oluyoruz.Bu mutlu günleri bize yaşatan,soydaşlarımızla bir araya gelmemizi  ve onlara yönelik ilk  adımları  atmamızı sağlayan kişi de,AC Parlamentosu-Xase milletvekili ve DÇB Başkan yardımcısı Ç’ermıt Muhdin’dir.Basın mensupları olarak,biz de,Ç’ermıt Muhdin’in kurduğu “Nef” çocuk topluluğu ile birlikte değişik yerlere gitme ve o ülkelerdeki soydaşlarımızla  bir araya gelme olanağını elde ettik.Böylece Neğoy Yaşar,Cihan Candemir,Şevgen Adnan,Natho Cafer ve Mış’e Mahmud gibi Adıge ulusunun mutlu yarınları için özveriyle çalışan kişilerle tanışma ve dostluk kurma olanağına kavuşmuş olduk.Adıge olmayan,ama Adıgeleri seven çok sayıda kişiyle de tanıştık.Bu gibi kişiler ulusumuzun çektiği çileleri,sürdürdüğü zorlu tarihsel yolculuğu bilen ve ulusumuzun haklı mücadelesinde candan destekçi olan dost kişiler.Bursa Osmangazi İlçe Belediye Başkanı Mustafa Dündar,işte bu dost kişilerden biri.Mustafa Dündar, Bursa Çerkes Derneği’ni destekleyen bir yerel yönetici.Mustafa’nın ana babası,Balkan doğumlu/Balkan göçmeni,kendi ise Türkiye doğumlu ve bir  Türk,ama Adıgelere çok değer veriyor,saygı duyuyor ve Adıgelerin çektiği çileleri ve amaçlarını çok iyi biliyor.
 
-Sadece Adıge/Çerkesler değil,Bursa nüfusunun çoğunluğu Kafkasya,Balkanlar ve Yunanistan çıkışlı insanlar.Başta gelen görevim,bu göçmen kökenli insanlara elimden geldiğince   hizmet etmeye çalışmaktır,-diyor Mustafa Dündar.-Anadilinin öğretileceği kurslar açacağız, ana dertlerimizden biri, anadilini yitirmekte olmamız.Bursa Çerkes Derneği (Адыгэ Хасэ) ile birlikte çalışmaya büyük bir değer veriyorum,-Ak Parti Bursa eski milletvekili- Şerif Birinc,Nesrin Şenar ve diğer dernek mensupları ile de iyi bir işbirliği içindeyiz.
 
Mustafa Dündar,Kuzey Kafkasya’daki ve Adıgey’deki duruma ve yaşama ilişkin sorular sordu.Gece boyunca,zaman ayırarak,bizimle ilgilendi ve bizi hiç yalnız bırakmadı,bizi en  iyi bir biçimde ağırlamak için çalıştı ve hiçbir masraftan da kaçınmadı, “Nef” çocuklarının danslarını zevkle izledi ve hararetle alkışladı.Ardından çocukların her birine armağanlar verdi.
 
Akşam buluşmalarının birinde Gürcistan’dan gelmiş genç biliminsanı Aleko Kiknadze ile karşılaştık.Tiflis Devlet Üniversitesi’nin Dilbilimi Fakültesi ikinci kurunda öğrenim görüyor ve Adıgece üzerine eğitim alıyor.Birkaç dakikalık bir konuşma sonunda,genç bilimadamının Adıgece’yi çok iyi bildiğini anladık.Ama o,Adıgece’yi bilmekle yetinecek biri değil.Aleko,Türkiye,Ürdün ve İsrail Adıgelerinin lehçe (diyalekt) farklılıklarını belirlemek ve o konuda uzmanlaşmak istiyor,konuya ilişkin  çalışmaya ve notlar tutmaya da başlamış.Türkiye’nin Gürcistan Büyükelçiliği tarafından Türkiye’ye davet edilen ve devletçe ağırlanan seçme (çalışkan) öğrencilerden  biri.
 
-Adıge harflerini/alfabesini iki günde öğrendim,ardından kalın sesleri tanımaya başladım,onları da bir haftada öğrendim,-diye anlatıyor genç biliminsanı.-Bagrat Şinkuba’nın “Son Ubıh” kitabını  okuyunca etkisinde kaldım,kitap beni düşündürdü ve  Adıgece öğrenmeye yönlendirdi.Adıge ulusunun karşılaşmış olduğu trajedi  (тхьамы­кIагъо;-soykırım-)  beni derinden   üzdü ve yaraladı.Ama tek neden bu değildi.Öğretmenim, Adıgey’in –Tevçoy ilçesi- Cecehabl köyünden Vıcıhu Tamara idi.Tamara bana Adıge halkının tarihini anlattı,ayrıca Adıge gelenek ve göreneklerini,Adıge karakterini,kültürünü ve yaşam biçimini de anlattı.Gerçeği ifade etmem gerekirse,Adıgece öğrenilmesi kolay olmayan bir dil,öğrenmeyi zorlaştıran şey de kalın sesleri (мэкъэ Iужъухэр),ancak,istenirse öğrenilemeyecek bir dil de değil Adıgece.Ben hemen hergün yirmi kadar cümle (гущыIэухыгъэ) ezberliyor ve bu cümlelerin anlamlarını  öğreniyordum.Daha sonra internetten yararlanmaya,skype yoluyla da Adıge arkadaşlarımla konuşmaya başladım.Böylece teoriden pratiğe geçmiş oldum.Şimdi karşınızdayım ve sizinle Adıgece konuşuyorum,sorularınızı da yanıtlayabiliyorum.
 
O bir Adıge değildi,ama Aleko Adıgece öğrenmeyi başardı,çünkü Adıgece öğrenmeyi içinden gelerek istedi ve büyük bir azimle bu işe koyulmuştu.İşin üzücü olan yanı,Aleko’dan milyon kez daha fazla olanağı bulunan bizim Adıgelerimiz için Adıgece, gerek duyulmaya değecek bir dil değil.Nedir bu başımıza gelen şey diye kendi kendime sorduğum  anlar olmuştur.Bahaneler de hazır:Adıgece konuşsan,o dil sayesinde para kazanılmaz ki,ekmek yenir mi Adıgece sayesinde,sırf Adıgece ile yaşanamaz ki diyenler var,bu türden kişilerin bu türden sözleri doğru ve haklı olabilir mi?O tür sözlerde  bir haklılık payı olabilir,ama insan sırf mal mülk edinmek ve para kazanmak için mi dünyaya gelmiş?İnsanların amaçları sırf o noktalara mı yönelmeli?Azgın deniz dalgaları hergün büyüyerek kıyıya vurur,birbirleriyle çapışır ve parçalara ayrılır,binlerce su damlacığı  saçılır.O dalgalar arasında yitip giden,kıyıya yönelmeyi ve karaya ayak basmayı  bilmeyen bir  bizim ulusumuz kalmış olmalı… 
 
Düşündürücü çok şey var,üzücü şeyler bunlar.Milyonlarca Adıge’nin yaşadığı Türkiye’de her üç kişiden biri anadilini bilmiyor .5 yaşını aşmış bir Adıge’nin Adıgece konuşamadığını, Maykop caddelerinde Adıge çocuklarının Rusça bağırarak konuştuklarını, anadan doğma biliyorlarmış   gibi Rusça küfürler savurduklarını gördükçe üzülmemek elde değil…Bize moral ve teselli veren şey,ulusumuz için çalışan,davaya gönül veren kişi sayısının günden güne artmakta olması.O kişiler ulusal mirasa değer veriyorlar,işlerimizi kolaylaştırmanın uğraşısı içindeler.Bunlardan biri olan Huşt Emel ile Bursa’da tanıştık.Hapi Cevdet ile Huşt Emel, “Adıge maq” gazetesini internetten izliyor,bazı yazılarımızı Türkçe’ye çeviriyor ve Adıgece’yi unutmuş olanları anayurt üzerine bilgilendiriyorlar.Emel sadece çeviri işiyle yetinmiyor.Yıllardan beri bir Adıgece kurs öğretmeni olarak çocuklara Adıgece öğretiyor. 
-Adıge ulusu üzerine yayın yapan çok sayıda  internet sitesi var,ama o sitelerdeki yazıları esas alamıyorum,o yazıları kullanmam gerekirse, “Adıge maq”taki yazılarla   karşılaştırıyorum,çünkü “Adıge maq”a güven duyuyorum,oradaki yazıların,uzunca bir deneyim ve  iyi bir inceleme sonucu yazıldığını,o yazıların doğru olduklarını biliyorum,-diye konuşuyor Huşt Emel.-Ben daha çok Adıge ulusu üzerine olan yazıları çeviriyorum,üzüldüğüm şey,yazılarınızı bazen gecikmeli olarak vermekte olmanız.
 
“Adıge maq” gazetesi olarak,Adıge Cumhuriyeti’nde yayınalanan diğer  gazetelerle yarıştığımızı,yazı ve haberleri diğer gazetelerden daha önce ve en hızlı bir biçimde verdiğimizi,özellikle hızlılığa özen gösterdiğimizi,yine de gecikme durumları olabildiğini,bu bakımdan bizi eleştirmekte haklı olduğunu ve söylediklerini dikkate alacağımızı Huşt Emel’e söyledim.
Osmangazi ilçe belediye başkanının düzenlediği akşam buluşması sırasında da çok sayıda soydaşımız ile  konuşma fırsatım oldu.Görüştüğüm kişiler arasında Türkiye’deki Yegerıkoy (Еджэркъуае) köyünden Ceguamıko Nihat da vardı.Nihat’ın söylediğine göre   Yegerıkoy köyünde Abzah,Şapsığ ve Yegerıkoy aileleri yaşıyorlar.En yaygın sülale adları (ЛъэкъуацIэ) Nableko,Tseğoşşu (ЦэгъошIу),Peneşu,Natho ve Tsırğoy’dur (Цыргъой).
 
-Dedemin babası anayurt doğumlu,-diye anlatıyor Nihat.-Dedemin adı Ahmed,babamın adı da Salih,ama başkaları ona Bilal adını takmışlardı.Köyümüz 1881 yılında şimdiki yerine yerleşti.Daha   önce birkaç yer değiştirmişler.İlkin köyde 180 hane ve bin üzeri kişi yaşıyormuş.Bir sel afeti sonucu köy üçe ayrılmış:Becejkuac,Yegerıkoy ve Hacemıkuac.
 
Ceguamıko Nihat dışında görüştüğümüz kişiler de “Çok mutlu olduk,hayli zamandır böylesine Adıgece söyleşiler yapamamıştık” diyorlardı,içten gelen bir sevinç ve mutluluk yansıyordu yüzlerinden.Doğrusunu söylemek gerekirse,biz de çok mutlu olduk,gurbet ellerde yaşıyor olsalar da,o insanlar bizim gerçek kardeşlerimiz,bize aitler,bizlerden birer parçalar.
 
Derbe Timur
Adıge maq gazetesi muhabiri
 Adıge maq,15 Ağustos 2011
Çeviri:Hapi Cevdet Yıldız
Not:Tire içindekiler çevirmene aittir.-hcy
 
 
 
 
  Bugün 74 ziyaretçi (98 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol