adigehaber
  BIRSIR BATIRBIY: “Çalışmak İstersek, Mükemmel Olanaklara Kavuştuk”
 

BIRSIR BATIRBIY: “Çalışmak İstersek, Mükemmel Olanaklara Kavuştuk”

 20.03.2013

 

Adıge Cumhuriyeti Sosyal Bilimler Enstitüsü’nün  şu anki durumu, başarıları,  eksiklikleri ve  başlıca sorunları konusunda, enstitü müdürü Bırsır Batırbıy ile bir görüşme yaptık.

 

- Adıge Cumhuriyeti Başkanı/ L`ıŝhe Thakuşın Aslan’ın kararıyla size tahsisat gönderildi. Bu parayla enstitü binasını restore etmiş bulunuyorsunuz. Bu yardımın sizce önemi nedir?

 

 

 

-           Restorasyon dersek doğru olmaz, yenilenme dersek daha doğru olur. Bina yüz yıl önce yapılmış, eskimiş bir yapıydı. Duvar örmeleri, keresteler dağılmaya, ufalanmaya yüz tutmuştu. Döşemeler yer çökmeye başlamış, çukurlar oluşmuştu, daha başka sorunlar da belirmişti. Kütüphane ile arşivdeki belge ve kitaplar kullanılamaz hale gelmişti, çünkü odaların kötü durumu nedeniyle tarihi belgeler öteye beriye dağılmıştı.

 

Enstitü müdürü olup mevcut durumu gördüğümde ürperti geçirdim. Böyle bir kötü çalışan personeli suçlamayı uygun bulmadım. O sıralan AC Başkanı/  L`ıŝhe Thakuşın Aslan ziyaretimize gelmişti. Kendi de bir biliminsanı olan başkan /  L`ıŝhe durumumuzu gördü ve bizi umutlandırıcı sözler etti. Sözünde durdu ve ilk parti olarak bize 3 milyon ruble para yardımı sağladı. Bu parayla enstitü pencerelerini yeniledik. Ardından gönderilen   700 bin ruble ile enstitüye iki araba aldık. Üçüncü parti olarak, yine Thakuşın’ın desteğiyle, bize 19,5 milyon ruble  tahsisat gönderildi. Ancak inşaat çalışmalarını başlattıktan sonra bu paranın da yetmeyeceğini anladık, ek tahsisat istemek üzere başkanın kapısını yeniden çaldık, kendisine teşekkür borçluyuz, bizi geri çevirmedi. Binayı baştan sona yeniledik: Koridorları genişlettik, 9 çalışma odası oluşturduk, kütüphane ile arşiv odalarını en son tekniklerle donattık, okuma odasını daha geniş ve daha ferah bir hale getirdik. Kitap rafları konusunda Adıge Devlet Üniversitesi’nin yardımını gördük, yeni mobilyalar aldık. Çalışma odalarımız az, bize yetmiyor, buna  da bir çözüm yolu bulacağız. Önceleri değişik Rus illerinden gelen konukları ve  biliminsanlarını buyur ederken utanıyorduk, çünkü olanaklarımız çok kısıtlıydı. Bugün ziyaretimize gelenler bize imreniyorlar. 2012 yılında 17 konferans ve yuvarlak masa toplantısı düzenledik, bu son 10 yılı dikkate aldığımızda, bu denli bir çalışmamız olmamıştı. Destekleri nedeniyle Thakuşın Aslan’a teşekkürlerimizi sunuyor, kavuştuğumuz olanaklar için “şükrediyoruz”.

 

- Enstitünüzün teknik donanımının mükemmelleştiği görülüyor. Ancak, buna koşut olarak çalışma hız ve temponuzda bir artma olacak mı? Ne dersiniz?

 

-  Öncelikle , eskisine göre, şimdiki olanaklarımızın çok daha fazla arttığını belirtmem gerekiyor. Enstitünün yenilenmesini izleyen ilk yılda, bilimsel araştırma çalışmalarımızda 2 kat, bazı alanlarda da 3 kat gibi bir atış oldu. Büyük bir başarıdır bu. Enstitü çalışanlarının bazılarının  işe fazla gelmediği görülüyordu, şimdi bu duruma bir son veriyoruz, zaten birçok kişi işe gelmemenin yakışıksız bir şey  olduğunu anlamış bulunuyor ve bu konuda destek görüyorum. Kalemini eline alıp aklındakini  yazmaktan zor olanı yoktur.  Bu bakımdan eğitim ve bilim dalında çalışan insanların çektiği güçlükleri anlamak gerekir. Kendi başıma ben bu konuda çok özenli davranıyorum. Yeterli sayıda bilgisayarımız yok, bu da bir eksiklik. Bütçemizin buna yetmeyeceğini biliyor, bu konuda üst yöneticilere başvurmayı kendimize yediremiyoruz. Bu eksikliği gidermeseler  bile, kendilerinden  çok yardım gördük.

 

- Enstitünüzde kaç biliminsanı çalışıyor? Genç biliminsanı  sayısında bir artış var mı?

 

- Enstitümüzde 78 biliminsanı çalışıyor, diğer personeli de eklediğimizde sayı 100’ü buluyor. Ne yazık ki, bilim safında yer almış genç sayısı çok az, yok sayabiliriz.  Eğitimini henüz  tamamlamamış 10 kadar gencimiz var, sayının artacağı gibi fazlaca bir umudum yok. Çünkü bilimsel çalışmada bulunmak, bilimsel tezleri kanıtlamak için masraf, büyük para gerekiyor, ama gençlerin kazancı çok az.  Tezlerin değerlendirileceği dergiler yayınlanması, makaleler yazılması gerekiyor, bunlar da para işi. Çok kişinin bilimsel tezi hazır ama raflarda beklemede. Tek umutları birilerinden yardım görmeleri ya da gerekli parayı kendilerinin denkleştirmeleri. Bugün için başka bir hedefimiz de yeryüzünde kullanılan 50 başlıca dil arasına Adıgeceyi de aldırmak, yazılarımızı internet kapsamında yayınlatmaktır. Bu programa katılmak son derece zor bir süreci gerektiriyordu. Yeryüzünde birkaç bin dilin konuştuğu söyleniyor, bu dillerden biri olan anadilimizin 50 dil arasına alınması büyük bir kazanım olur. Cumhuriyetimiz Adıge nüfusu az, ama dış ülkelerde birkaç milyon soydaşımız yaşıyor, ana dayanağımız da onlar. Programda yer almamız için gereken para AC Ulusal İşler, Dış Ülkelerde Yaşayan Soydaşlarımızla İlişkiler ve Haber Alma Komitesi tarafından bugünlerde sağlanacak.

 

- Enstitünün daha da gelişmesi için, sizce  neler yapılması gerekiyor?

 

- En az 10   çalışma odasına daha  gereksinim duyuyoruz. Bilim alanında çalışan bir kişi için, bir başına ve özgürce çalışacağı bir oda gerekiyor. Buna  olanak yok, ama 2-3 kişiye olsun bir oda verebilmeliyiz. Yine de durumuz pek kötü sayılmaz, bu konuda diğer Kuzey Kafkasya yöreleri bize imreniyorlar. Gogol Caddesinde N 8’de bulunan binamızı yenilediğimizde, oraya 15 çalışanımızı  gönderebileceğiz. Bu amaçla çatıyı değiştirmemiz, duvarları onarmamız, binayı ısıtmak için de bir  ısıtma kazanı satın almamız gerekiyor. Bu gibi işler için bize tahsis edilen para çok az. AC inşaat işleri bakanı Valeri Kartamışev, elemanlarını gönderip binayı inceleteceğini ve onarım giderini hesaplattıracağını  söyledi. Biz de bu onarım işinin  bir programa alınması için AC Hükümetine başvuracağız.

 

- Rusya’nın diğer enstitüleriyle karşılaştırıldığında, Adıgey’dekinin farkı nedir? Daha iyi olan ya da olmayan yanları nelerdir?

 

- Yer ile gök arasındaki fark kadar var dersek yanılmış olmayız. Sözgelişi, kardeş Karaçay- Çerkes’deki enstitüde de bizdeki kadar personel var. Kabardey- Balkar, Moskova ve diğer yerlerdeki enstitüler de öyleler. Çalışmak için gerekli donanıma kavuştuk diyebiliriz.

 

- Ücret durumu nasıl?

 

-  Rusya’nın diğer yörelerindeki ortalama ücret bize de ödeniyor. Ancak ortalamanın üzerinde maaş veren enstitüler de var. Sözgelişi, Kabardey- Balkar Cumhuriyeti enstitüsü Rusya Bilimler Akademisi sistemi içine alındı. Sonuç olarak orada çalışanların ücretleri  çok arttı, en az kazanan 20 bin ruble kazanıyor. Bu sonunculara göre bize verilen para fazla değil. Ancak ağlayacak, yakınacak durumda da değiliz. Şunu söyleyebiliriz, cumhuriyetimiz kendi başına ücretlerimizi yükseltme yetkisine sahip değil. Ancak bütçe dışı yardımlar da yapılabilir. Cumhuriyetimiz makamları bu gibi konularda ellerinden gelen yardımları  bizden esirgemiyorlar.

 

-  Adıgey’de akademik  olma durumu  var. Sana göre bunun  ne gibi bir anlamı olabilir? Cumhuriyetteki bilimin gelişmesinde bunun bir yararı olacak mıdır?

 

- AC Devlet Başkanı/ L`ıŝhe Thakuşın Aslan’ın Rusya Bilimler Akademisi üyesi  olmasının cumhuriyetimiz ve Adıge ulusu bağlamında büyük bir önemi var.  L`ıŝhamızın/ Başkanın yeni bir statü kazanmış olması sayesinde birçok güçlüğü aşmamız, bilimsel engelleri kaldırmamız ve olanaklarımızı geliştirmemiz kolaylaşacaktır. Burada beliren ana sorumluluk enstitümüzü Rusya’nın  akademik yapısı içine aldırmak olacaktır. Eğitim ve bilim sorunları AC L`ıŝhası/ Başkanı tarafından biliniyor,  bu gibi konularda elden geldiğince yardımcı oluyor. Onarımlar sırasında Thakuşın Aslan defalarca enstitümüze uğradı, çalışmaları izledi, beğenmediği durumları gösterdi, binanın daha iyi, daha güzel olması için elinden geleni yaptı. Bu tür bir ilişki bizi sevindiriyor ve daha ileri gitmemiz için bize moral veriyor.

  

THARKOĤO Adam

Adıge maq, 20 Mart 2013

Çeviri: Hapi Cevdet Yıldız
 

 
  Bugün 3 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol